Dijital Kaos Tesadüf Değil! Toplumdan Yana Bilişim Politikaları Talep Ediyoruz!
19.07.2024 tarihinde bir güvenlik yazılımının yeni güncellemesinin Windows işletim sistemi kullanan sunucuları etkilemesi tüm dünyada ve ülkemizde havayolları başta olmak üzere finans, sağlık, e-ticaret ve telekomünikasyon sektörlerinde sistem altyapılarının çökmesine ve işlemlerin büyük oranda aksamasına neden oldu. Süreci analiz ettiğimizde, teknolojik gücün ve altyapının belli başlı birkaç büyük tekel niteliğindeki şirketin elinde toplandığı, pek çok hayati sürecin söz konusu altyapılar üzerinden yürütüldüğü, dolayısıyla hayatımızın adeta pamuk ipliğine bağlı olduğu gerçeği ile karşı karşıya kaldık.
Teknolojinin giderek merkezileşmesiyle ülkeler kullandıkları teknolojiler üzerindeki egemenliklerini kaybederken teknolojik altyapıları çok daha kırılgan hale geliyor. Gerek en son yaşadığımız olaydaki gibi hatalar, gerekse bilinçli olarak yapılabilecek siber saldırılar en kritik sistemlerin felç olmasına, doğal (olmayan) afetlere neden olabiliyor, pek çok insanın yaşamına hatta insanlığın varoluşuna tehdit oluşturabiliyor.
Bundan kaçınmak için, ülkemizde ve dünyada acil olarak teknolojik egemenliği esas alan teknoloji politikaları için gerekli adımların atılması gerekmektedir. Geçmişten bu yana savunduğumuz özgür yazılım uygulamalarının yaygınlaştırılması bu kapsamda öncelikle gerçekleştirilmelidir. GNU Linux işletim sistemi ile çalışan bilgisayarların bu durumdan etkilenmemiş olması tesadüf olarak düşünülmemelidir. Özgür yazılım bakış açısıyla geliştirilen yazılımların diğerlerine göre daha sağlam ve güvenilir olduğuna dair her gün yeni bir kanıt ortaya çıkmaktadır.
Ayrıca bilişim ve yapay zekâ altyapılarının kamucu bir yaklaşımla yeniden ele alınması ve anti-tekel yasalarının bilişim alanında daha katı bir şekilde uygulanması sağlanmalıdır. Buna ek olarak bilginin ticarileşmesinin önüne geçilmesi, vatandaşların dijital haklarını belirleyen bir çerçevenin oluşturulması ve platform kooperatifleri gibi alternatif iş modellerinin desteklenerek ekonomik yapıların demokratikleşmesi hedeflenmelidir.
Sonuç olarak teknoloji üretiminin ve tercihlerinin piyasanın ve dolayısıyla tekellerin azami kar hırslarının eline bırakılmasının sonuçları, bilişim uygulamalarının hayatın her alanına yayılması ile birlikte her geçen gün karşımıza çıkmaya devam edecektir. Bunun engellenmesi için toplum yararına teknoloji politikalarının oluşturulması ve uygulamaya alınması, meslek alanımızın niteliğinin korunarak mesleki denetimin yaşama geçirilmesi ve bilişim çalışanlarının mesai saatleri tanımadan yoğun iş baskısı altında çalıştığı bir iş ortamının engellenmesi için Bilgisayar Mühendisleri Odası olarak bugüne kadar olduğu gibi çaba göstermeye devam edeceğiz. Tüm meslektaşlarımızı bu çabamızda bizlere destek olmaya çağırıyoruz.
TMMOB
Bilgisayar Mühendisleri Odası
7. Dönem Yönetim Kurulu