Bir Kişi Daha Eksilmeyeceğiz!
Bir gencin daha, meslektaşımız Aylin Arslan’ın hayatına son verdiğini öğrenmiş olmanın derin üzüntüsünü duyuyoruz. Ailesine ve tüm sevenlerine başsağlığı diliyoruz. Bizler biliyoruz ki bu sadece gösterilmeye çalışıldığı gibi kişisel bir depresyon ya da öznel bir durum değil; onun gibi pek çok genci pençesine alan, devlet eliyle iyice yükseltilen, eğitim ve sağlık dahil her alanda piyasalaşmaya dayalı politikaların toplumsal sonucu. Dolayısıyla bu bir intihar değil, cinayettir.
Bunun sorumluları ise gençlere toplumsal cinsiyet rollerindeki eşitliği sağlamayan, onları fıtrat üzerinden ayrıştıran, belirlenmiş kalıplara, cinsiyet sınırlarının içine sıkıştıran, eğitimde fırsat eşitliğini bilinçli olarak sağlamayan, sağlık ve eğitim gibi en temel hakları piyasalaştıran mevcut politikaları üretenlerdir. Bu gençlerin çalınan hayatlarının hesabı onlardan sorulmalıdır.
Pandemi döneminde birçok genç, uzaktan eğitim için gerekli donanımsal ekipmana sahip olamadığı için eğitimden kopartıldı, kimi okuluna ara verdi ya da bıraktı, ailesine destek olabilmek ve kendi geçimini sağlayabilmek adına iş aradı, mezun olamadı ya da geç mezun olabildi. Pek çok gencin mezuniyetinden duyacağı mutlulukları, hayalleri çalındı ya da GSS ve KYK borçlarıyla beraber geleceksizlik kaygılarıyla mezun olarak hayata 1-0 yenik başlamalarına neden olundu. Günümüzde yüksek kira tutarlarından ve gittikçe pahalılaşan hayattan, artan enflasyondan kaynaklı olarak asgari ücretin biraz üstünde bir maaşla işe başlayan yeni mezun mühendislerin kendisine ait bir hayatı kurması artık bir hayal oldu.
Bağımsız bir araştırmaya göre yeni mezunların;
- %39’u işsiz,
- %62’si mühendis, mimar, şehir plancılarının asgari ücreti olan 6 bin 100 lira ve altında maaş alırken %10’u asgari ücret düzeyinde, %4’ü ise asgari ücretin altında maaş almakta
- %51’i ailelerinden maddi destek alırken %62’si aileleriyle beraber yaşamakta
- %88’i gelecekle ilgili kaygıları olduğunu belirtirken bu oran kıdemlilerde %85 olmakta
- %80’i yurt dışında iş bulabilmek için girişimlerinin olduğu belirtiyorlar.
Gençlerin üniversiteden mezun olmalarının yeterli olmadığı, devletin kendi üniversitelerinin verdiği eğitime güvenmediği, sınavlarla gençleri yeniden elemeden geçirdiği ve onu bile adaletli olarak yapamadığı bir sistemin içinde iş arıyor yeni mezunlar. Biz bu sorunların tek tek bireylere ait olmadığını biliyoruz. Bir kez daha tüm meslektaşlarımıza sesleniyoruz: Bizlere dayatılan bu sisteme karşı yalnız değiliz; geleceksizliğe, ucuz emek sömürüsüne, güvencesiz işlere karşı birlikte mücadele etmeliyiz. Aylin tek değil, ilk de değil ama artık son olsun. Bir genç insan daha bu ya da benzeri sebeplerden canına kıymasın. Aylin’e, Mehmet Sami’ye, Erhan’a, Muhammet Ali’ye, Kemal’e yenileri eklenmesin. Gençlerin yaşamaktan mutluluk duyacağı bir ülkeye, hayal ettiğimiz Türkiye’ye ulaşmak için birlikte, bir arada, örgütlü olmaya ve dayanışmaya ihtiyacımız var.
Yalnız değiliz !
Çaresiz değiliz !
Bu mücadelede birlikteyiz!
Bilgisayar Mühendisleri Odası
6. Dönem Yönetim Kurulu