Kovid-19 Tehlikesi Altında
Teknokentler Açılırken Haklarımız
Kovid-19 tehlikesi sürerken işyerlerimize dönüyoruz.
İşyerlerinde sağlığımızın korunması için gereken önlemlerin alınmasını istemek
yasal hakkımız.
Dünya Sağlık Örgütünün küresel salgın ilan ettiği Kovid-19 nedeniyle ülkemizde resmi kurumlarca alınan önlemler birer birer ortadan kaldırılıyor; “kontrollü sosyal hayat” tanımıyla normal yaşama geçiliyor. Normal yaşama geçiş adımlarından biri de teknokentlerdeki uzaktan çalışma uygulamasının aşamalı olarak sonlandırılması.
Yayımlanan genelgeye göre 31 Mayıs 2020’den başlayarak Teknoloji Geliştirme Bölgelerinin faaliyetlerinin uzaktan çalışmayla yürütülmesi kısmen sonlandırılacak, 1-30 Haziran arasında çalışanların yüzde ellisini geçmemek ya da toplam çalışma süresinin yüzde ellisini aşmamak koşuluyla uzaktan çalışmaya izin verilecek.
Sağlık Bakanlığınca yayımlanan salgın verilerinde “yeni hasta sayısı”nda düşüş görünmesine karşın salgın tehdidinin sürdüğü, hastalık tehlikesinin tümüyle yok olmadığı anlaşılmaktadır.
Salgın hastalıkların kolay yayılabileceği ortamların başında gelen işyerlerinde alınabilecek en güçlü önlem olan uzaktan çalışmanın teknokentlerde kısmen sonlandırılmasının, meslektaşlarımızın sağlığı açısından önemli riskler taşıdığı görüşündeyiz. İşyerlerinde ve kapalı alanlarda gerekli önlemler alınsa bile bulaş tehlikesi sürüyor; diğer yandan teknokentlere ve işyerlerine ulaşım için toplutaşıma kullanmak zorunda olan meslektaşlarımız da hastalık riskiyle karşı karşıya.
Bu koşullar altında, salgın sürecinde çalışanların iş yasalarında tanımlanan temel haklarını anımsatmakta yarar görüyoruz:
- Çalışanlar, işyerlerinde iş sağlığı ve iş güvenliği yükümlülüklerinin yerine getirilmesini isteyebilirler.
- Çalışanlar, iş sağlığı ve iş güvenliği kapsamında işverence gerekli önlemler alınıncaya kadar çalışmaktan kaçınabilirler.
- Çalışanların iş sağlığı ve iş güvenliği önlemlerinin alınmasını istemelerine karşın işverence gerekli önlemlerin alınmaması durumunda çalışanlar, İş Kanununun 24. maddesine dayanarak iş sözleşmelerini haklı nedenle tek taraflı olarak sonlandırabilirler.
- İşverenin iş sağlığı ve iş güvenliği yükümlülüklerini yerine getirmemesi sonucunda meydana gelen iş kazası ve/veya meslek hastalığı nedeniyle çalışan, uğradığı bedensel ya da ruhsal zararların karşılığını maddi ve manevi tazminat olarak isteyebilir.
- SGK Başkanlığı koronavirüs hastalığının iş kazası sayılmayacağını duyurmasına karşın her hukuksal olay kendi içinde değerlendirilmektedir. Buna göre, işverenin iş kazasından sorumlu tutulabilmesi için, çalışanın işveren için yürütmekte olduğu bir iş nedeniyle Kovid-19 hastalığına yakalandığının ve işverenin bir kusurunun bulunup bulunmadığının saptanması gerekmektedir.
Yukarıda belirtilen yasal düzenlemeler ve çalışma yaşamındaki haklarımız konusunda ayrıntılı bilgi almak isteyen üyelerimizin hukuk danışmanlarımıza başvurarak ücretsiz hukuksal danışmanlık hizmetimizden yararlanabileceğini de ayrıca anımsatırız.
* * *
İşçi sağlığı ve iş güvenliğiyle ilgili düzenlemelerden ve yukarıdaki açıklamalarımızdan hareketle, işyerlerini ve teknokentleri, salgının süregelen etkisinden kaçınmak amacıyla olanaklı olan her durumda uzaktan çalışma uygulamasını sürdürmeye, personelin ulaşımı ve işyeri sağlığı için gereken tüm önlemleri almaya çağırıyoruz.
Mesai saatleri dışında çıkabilecek her türlü soruna uzaktan müdahale etmesi beklenen bilgisayar mühendislerinin, sektörümüzden başlayarak mümkün olan her sektörde salgın tehdidi tümüyle ortadan kalkana dek uzak çalışmaya devam etmeleri gerektiğini düşünüyor ve teknokentler için alınan kararın, meslektaşlarımızın tamamının uzaktan çalışmasına olanak sağlayacak biçimde değiştirilmesini istiyoruz.
Üyelerimize ve kamuoyuna saygıyla duyururuz.
Bilgisayar Mühendisleri Odası 4. Dönem Yönetim Kurulu